sevginin, sevilmenin pekte ciddi pekte önemli bir şey olmadığını öğrenmiş biri olarak artık üzerine yoğunlaşmadığım durumdur.

bu illa kadın erkek ilişkisi olarak algılanmamalı bence. genel bir durumdur.

bir zamanlar yanınızda olan, sizi canından çok sevdiğini iddia eden insanları düşünün. şuan neredeler onlar?

sevgi, sevilme isteği insanın doğasından geliyor. ama şu da insanın doğasından geliyor ki, önce 'ben' algısı. önce ben diyen iç güdülerle, birilerini sev diyen iç güdüler bazen çarpışabiliyor. ve genelde önce ben diyenler kazanıyor. şuan yanınızda olmayan insanların bir çoğunun bu eylemi gerçekleştirme nedeni de bu zaten.

biri sizi sevmiyor ya da sevmekten vazgeçiyorsa muhtemelen kendisini daha çok seviyordur. sizi beğenmemiş olması, sizi hayatına yakıştıramıyor olması yine aynı yere çıkıyor. sizi kendisine layık görmüyor yani kendini daha üstün görüyor.

çok derin konular. kabataslak kurulacak cümleler bunlardır. derinlemesine düşündükçe yaşadıklarımı değerlendirdikçe sizde bu sonuca varacaksınız emin olun.

peki bu konuda ne yapacağız?

kendimizi sevmeyi öğreneceğiz. kendimizi sevip gereksiz teferruatlara girmeden ben 'bana zarar veren bu hissiyattan en çabuk nasıl kurtulurumun?' çözümünü bulacağız.

unutma önce 'ben'!..
devamını gör...

zavallı kelimesini dahi ona çok göreceğimiz, din kisvesi altında halkı yobazlığa, kutuplaştırmaya, atatürk'ümüze düşmanlığa sürüklemeye çalışan; sapık zihniyetli ruh hastasının tekiydi*. velhasıl ateşi bol olsun..
devamını gör...

son zamanlarda fark ettiğim durumdur. ay o çok ponçik,bu çok sevimli,şunun sesini ölüye dinletseniz dirilir tarzı devamlı iltifatlar ayağına avını otlar arasında sinsice bekleyen avcı misali yazarların varlığını göstermiştir. olan serengeti düzlüklerinde hiçbir şeyden habersiz dolaşan biz gariban yazarlara olmaktadır.
devamını gör...

şişko kadın. tripli kadın. beceriksiz kadın. kahkaha atan kadın. cilveli kadın. kapalı kadın. somurtkan kadın. kadın da kadın...
devamını gör...

saving for a rainy day: zor zamanlar için para biriktirmek (sakla samanı gelir zamanı)
once in a blue moon: kırk yılda bir
let the cat out of the bag: bir sırrı veya gerçeği ortaya çıkarmak
spill the beans: ağzındaki baklayı çıkarmak
costs an arm and a leg: pahalıya mal olmak

t: birtakım ingilizce deyimlerin paylaşıldığı başlık.
devamını gör...

aynı konseptte radyo yayını yapmak isteyen yazarlarımızın buluşmasını sağlayacak başlıktır.

bu başlık altına girdiğiniz program fikrine dahil olmak isteyecek diğer yazarların size mesaj atmasını sağlayarak ortak yayın fikirleri ortaya koyabilirsiniz.

"radyoda şöyle bir program olsa ne güzel olurdu" dediğiniz bir ukdeniz varsa, bu fikirlerinizi de bu başlık altında paylaşabilirsiniz.
devamını gör...

rezalet insanlardır. bir arkadaşımın başına geldiğinden değil, bir arkadaşımı bizzat mobbing yaparken yakaladım. artık arkadaşım değil. böyle gerizekalıların ağzına zorla pizza tıkacaksın.
kendi de önceden şişmandı ve onunla dalga geçildiğinde üzülürdü. millete ibret olsun diye zayıfladı. kendi insanlarla dalga geçmeye başladı. embesilin böylesi. nerede empati?

(bkz: yakın arkadaştan bir anda soğutan şeyler).
devamını gör...

o kadar sinirleniyorum ki bunları okurken. ciddi anlamda içim acıyor artık, kaldıramıyorum bu haberleri.


zeynel korkmaz, tartıştığı eşi reyhan korkmaz'ı 4 çocuğunun gözü önünde boğazından bıçaklayarak öldürdü. olaydan sonra komşusunu arayarak "çocuklarım önce allah'a sonra size emanet" diyen zeynel korkmaz, polis ekiplerince gözaltına alındı. ayrıca, zeynel korkmaz'ın daha önce de eşine şiddet uyguladığı ve bu nedenle hakkında uzaklaştırma kararı verildiği belirlendi.

haberin devamı için
devamını gör...

içerisinde olamadığım için üzülsem de merakla beklediğim dergidir.
devamını gör...

bir kere benim başımdan da ilginç bir şekilde gerçekleşmişti.
arkadaşım '' film açtım hadi izleyelim '' demişti ds'den. sonra ben de kırmamak için izledim filmi ve bittiğinde '' wow ne kadar güzel filmmiş, ne güzel oldu tarzında mesajlar yazdım.
ve bana '' benim moralim bozuk, filmi izlemedim '' demişti.
devamını gör...

türkiye cumhuriyeti'nin ilk, son, tek ve gerçek lideridir.
devamını gör...

su içsem yarıyor .
devamını gör...

bizler dünya insanları olarak yedi milyar kişiyiz. daha fazla küsüratı var da, konu onlar değil.

bu milyarlarca insanın belki yüzlercesiyle gün içerisinde karşılaşıyoruz. bazılarımız daha fazlasıyla, bazılarımız daha azıyla. hiç dışarı çıkmayan bireyler dahi en az üç dört kişiyi görüyor. ne yalnızız, ne de tek başımızayız. etrafımız hep birileri ile dolu fakat yerli kabileler kendileri dışında hiç kimseyi görmüyorlar.

40 50 yıl öncesine kadar dünya üzerinde yaşayan birçok farklı kabile vardı. sayıları milyonlara göre azdı fakat bir şekilde yaşamaya devam ediyorlardı. şimdi ise o kabilelerden geriye 20 30 tane kaldı. 90'lı yıllarda onları korumak için birçok şey yapıldı ve funai isminde bir koruyucu daha çıktı. funai korumaya almak için kabileleri gezdiği zaman dünyanın en yalnız adamına rastladı *. diğer kabileler her ne kadar kabul görse de, açtığı 2 metre derinliği bulan deliklerle adını "delik adamı" diye duyurmuş şu kişi 7 milyar arasında tek başına.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

funai 113 farklı kabileyi buldu ve korumaya aldı. himayesine alamadığı kişilerden biri ise bahsettiğim üzere delik adam. 50'li yaşlarını yaşadığı düşünülen bu adam, amazon ormanları'nın balta girmemiş derinliklerinde yaşam mücadelesi veriyor.
ne konuştuğu dil hakkında bir bilgi var ne adı ne de ailesi hakkında, yaşı bile tahminler üzerine söylenmiş.
funai yanılmıyorsa ailesi 90'lı yıllarda öldürülmüş.
••

şimdi şöyle düşünelim; bizler sandığımız kadar yalnız mıyız?
devamını gör...

aslında eskiden oldukça efsane olan ve günümüzdeki pek çok internet platformunun* öncüsü olan bu platform ile ilgili başlığı açmaya karar vermemdeki en önemli sebeplerden birisi çalıntı tanım girmek başlığındaki #857515 no'lu tanımdır çünkü az önce bahsetmiş olduğum gibi bu tanımda sözü edilen pek çok platformun öncüsü olmuştur.

peki napster'ı bu kadar sansasyonel yapan şey neydi? metallica'nın kendilerine 2000 yılında açmış olduğu davadır. metallica'nın bu platforma dava açmasının sebebi ise 300.000 civarı kullanıcının metallica'nın şarkılarını bu platform üzerinden indirmesi ve paylaşması idi. davayı kazanan metallica oldu ama bu şarkı veya dijital içeriklerin internet üzerinden paylaşılmasını hiçbir zaman engelleyemedi. aynı zamanda bu dava metallica'nın imajına ciddi zarar vermiştir.

günümüzde selçuksports, netflix, sci-hub gibi platformları kullanabiliyorsak çoğu şeyi napster'e borçluyuz.* napster, yıllardır süregelen telif hakları savaşının da bir öncüsü olmuştur. napster aslında sorunun kapitalistlerin, ağababaların ve tiranların kar hırsı olduğunu gösteren ilk vakadır. bu yazıdan da görebileceğiniz üzere makul bir yol bulunduğunda #857515 no'lu tanımda bahsedilmiş olan hırsızlıkların (!) önüne geçilebileceği oldukça açık bir şekilde bellidir. yani bu konu kesinlikle çalıntı tanım girmek ile bir tutulmamalıdır.

sonuç olarak, pek çok kişi gözardı etse de napster günümüzü şekillendiren en önemli şeylerden birisidir.
devamını gör...

güzel sevdiğini bilemezsin ama güzel sevildiğini bilirsin. eğer tek kelimelik mesajı bile yüzünü güldürüyorsa, aradığında seni bu yaşta şapşiğe döndürüyorsa, senin kendini daha çok sevmene sebep oluyorsa karşındaki insan güzel seviyordur. *
devamını gör...

poyraz ve ayşegül.
devamını gör...

merak ettiğim amaç. duygu ve düşünceler için olanları anlayabiliyorum ama telefon markası, en sevilen renk gibi başlıklara yazılanlardan nasıl bir çıkarım yapılıyor. yani mor yazdın geçtin mesela on kişi mor yazmış buradan kendini iyi mi hissetmen gerekiyor. renge göre kişilik tespiti mi amaç?
amacım asla eleştiri değil sadece gerçekten merak ediyorum.
devamını gör...

kahve bilgisiyle, önerileriyle beni mest eden yazılımcımızdır. aşırı çalışkan olup, her soruna koşar hemen çözümlemeye çalışır. cevapsız asla bırakmaz. iyi varsınız efenim! siz olmasaydınız ne yapardık?
-güncellemeleri ile gayet güzel geri dönüşler almış yazılımcımızdır ayrıca.
devamını gör...

babası siyaset bilimci üstün ergüder boğaziçi üniversitesinin eski rektörlerindenmiş.
devamını gör...

elini attığı her işte 20. yüzyıl almanyası gibi davranan canım takımım. yok yani başka açıklaması olamaz bu hüsranın çünkü. yahu neden güzel başladığınız her şeyin sonu kötü gidiyor? genç yaşımda sinir stres sahibi oldum. sergen hocam müsade ederseniz bir yüzüm gülsün artık benim ya. hayır yani kendimi her sene dört çocukla ortada kalmış gibi hissetmekten ben de yoruldum çünkü. neyse, henüz her şey bitmiş değil.

"siyah günlerimizdeyiz yakındır beyaz"
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim