kendime yaptığım hataları, acımasızlıkları telafi etmek için bunu yapabilmeyi isterdim. asla bırakmazdım küçük lilium'u. yanımdan 1 dakika ayırmazdım.

sokağa oynaması için gönderdiğiniz çocuğunuzun yanına kim sapıkça bahanelerle yanaşıyor haberiniz bile olmaz. ama benim olurdu. markete de tek başına göndermezdim. o küçük market alışverişi dediğiniz şeyde, o yolda miniğinize neler yapabilirler, hiç ruhunuz bile duymaz. ama ben bilirdim. dahası o minik de bunların ne olduğunu anlayamaz. ama büyüyünce o kadar garip tesirleri olur ki o anların; şeker yiyemez mesela, penceresiz odalarda küçük bir çocuk gibi korkar hâlâ. neden böyleyim ben diye düşünürken o günler gelir aklına. ruhu yaralanmıştır o minik bebeğin çoktan.

ama ben sevgili ebeveynler, ben küçük lilium'un elinden sıkıca tutar bırakmazdım. ağlamasını engelleyemezdim belki ama göz yaşlarını silerdim. düşmesini engelleyemezdim ama yaralarını sarardım. ben küçük lilium'u gerçekten güçlü ve sağlıklı bir beyinle yetiştirebilirdim. ve bunu yapmayı çok isterdim.
devamını gör...

ilim irfan yuvası değerli sözlüğümüzün değerli hanımefendi yazarlarına yönelik artık bardağı taşıran linçlerdir. hemen hemen her gün bir başka hanımefendiyi linçliyor bu pislikler. bunun önünü kesmek için erkek denen kanserli hücreyi sözlükten atmak lazım. sözlük hanımefendileri sahipsiz değildir.
devamını gör...

nezaket ve saygı. hep hererehörörörö maşallah!
devamını gör...

kütüphane kedisi
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ne ülke 10 yıl önceki ülke, ne biz 10 yıl önceki biziz. eskisi gibi tat vermez. böyle kalmalı. doğru olanı yapmış şimbilli.

yani bir de artık yeni şeyler mi üretseniz? sürekli eskinin ekmeğini yemeye çalışmak sıkmadı mı? iptal edildikten 1-2 yıl sonra toplardın ekibi o zaman olurdu. 10 yıl sonra biz geri geldik pek olmuyor be.

bu arada 10 yıl demiş miydim? evet 10 yıl. yaşlanıyoruz...
devamını gör...

ilk istek şarkımı duymuş bulunuyorum darısı diğer şarkıların başına, harika bir 90’lar olduu.*
devamını gör...

metin akpınar’ın katıldığı bir tv programında cem yılmaz için;

"zeki çok belki ama iyi konuşan yok. cem yılmaz da dahil. çok beğeniyorum. çok zeki çocuk, mükemmel işler yapıyor. ama aktör kumaşı zayıf. olmak zorunda değil. stand-up'da aktörlük gerekmiyor. ama iyi konuşmak, tonlama da daha büyük başarılar bekliyor insan."

sözlerini sarfetmesi olayıdır.
bunun üzerine cem yılmaz twitter hesabından;

kıymetli büyüğümüz metin akpınar beni bir söyleşisinde değerlendirmiş. sağolsun,teşekkür ederim. 6 yaşındayken ilk izlediğim performans devekuşu kabarenin “insanlığın lüzumu yok” oyunuydu.her işini pür dikkat izledim.bir gün o da beni sahnede izlerse çok mutlu olurum.

şeklinde cevap vermiştir.
devamını gör...

tuvalet terliğini ıslak bırakmak.
devamını gör...

'95 çıkışlı, aynı isimli albümden bir seçil şarkısı.

devamını gör...

felsefeye giriş niteliğinde bir server tanilli kitabı. felsefe tarihini anlatıp okuyucuyu boğmak yerine, okuyucuyu bunaltmadan çok kısa bilim tarihi anektodları ya da güncel ekonomik ve politik bilgiler verip bunların günümüzdeki benzerleriyle ilgili bir gazete haberi ya da köşe yazısı paylaştıktan sonra bunlarla ilgili bir dizi sorular sorar. bu kitabın amacı kişiye düşünmeyi, akıl yürütmeyi, muhakeme yeteneğini; kısacası kafasını çalıştırmayı, yani ''felsefe yapmayı'' öğretmektir.
devamını gör...

kesinlikle yasemin kokusudur. kahvede olduğu gibi, yasemin kokusu alınca içime çeke çeke nefessiz kalıyorum.. en sevdiğim çiçek kokusu olabilir...
devamını gör...


''insan, nihai anlamda kendini belirleyen bir varlıktır. yoldaşlarımızdan bazılarının domuz gibi, bazılarının da aziz gibi davrandıklarına tanık olduk. insanın içinde her iki potansiyel de vardır ve hangisinin gerçekleşeceği koşullara değil, kararlara bağlıdır...''

viktor e. frankl / insanın anlama arayışı

içinizdeki domuzu koşullara göre serbest bırakma noktasında iseniz, bu durum sizin sadece cezai müeyyidelerden çekindiğiniz için domuzunuzu ağıla bağladığınızı gösterir. bu da demektir ki; fırsat bulduğunuz her an içinizdeki domuzu ağılından çıkarmak için fırsat bekliyorsunuz. hal böyleyken de, potansiyel olarak devreleri yakma durumunuz oluşabilir ve artık cezai müeyyideler bile sizi ağılın kapısını açmaktan alıkoyamayabilir.

o yüzden tehlikeli samanlıkta geziniyorsunuz/geziniyoruz. tek bir gün yalnızca tek bir gün ceza almayacağınızı düşündüğünüz için latife ile olsa dahi işleyebileceğiniz suçları hayal etmeniz, koşullara bağlı olduğunuzu gösterir. kararlarınız sizin değil korkunun ürünüdür ki, korku duvarlarını aştığınızda cidden tehlikeli mahlukatlar olabilirsiniz/olabiliriz. ilke olarak ceza vesaire bulunmasa dahi suç işlemeyeceğiniz düşüncesini kendinizde inşa etmez iseniz, karar mercii olmaktan çıkmışsınız demektir. işin aslı medeni toplum olmanın asgari şartlarından birisi de budur.

suç işleme kolaycılığı her daim sizi dürtüyorsa, oradan buradan dimağınıza tebelleş oluyorsa bilin ki, medeni bir toplum içerisinde yaşamıyorsunuzdur ya da yaşadığınız toplum medeni bir toplum olsa dahi henüz siz o yapıya entegre olamamışsınızdır. sadece bir yanılsamanın içerisinde zarafet ile ve domuzunuzu gizli gizli besleyerek dolaşıyorsunuzdur ki, işte asıl tehlike bu. artı domuz eti haram. dikkat etmek lazım. ben şimdi bunları niye yazdım? çünkü tosbağalar da saçmalar.
devamını gör...

doğru şık bulunamazsa doğruya en yakın olan şık işâretlenir.
devamını gör...

90'lı yılların en güzel yapımlarından, çekinmeden herkesin eleştirildiği skeç programı, şimdi hiç kimse kimseyi ne skeçlerde ne de programlarda eleştirecek kadar cesaretli değil
devamını gör...

bu gece de bizlerle olan, bizleri dinleyen ve yayın saati boyunca sohbetimize kıymetli tanımlarıyla ortak olan sevgili kafa sözlük yazarlarına sonsuz teşekkürler efenim...

önümüzdeki hafta başka bir konuyla yine birlikteyiz, iyi geceler, keyifli sözlükler,
sağlıcakla kalın dostlar...
devamını gör...

feminizmin kadın üstünlüğü olduğunu düşünmeleri.bu tiplerin hala var olduğunu bilmek fazla acınası.
devamını gör...

çoğunlukla müzik aileti kullanmadan, gırtlak gücüyle ezgilerini dile getiren kişilere verilen isim. ayrıca kürtçede "deng" kelimesi "ses" anlamına geldiği gibi bilinenin ötesinde bir de "haber" anlamına gelir. böylece dengbej kelimesi haber veren, haber eden kişi anlamına da gelmektedir.
üst tanımda bahsedilen dengbej evi, evet hala açık ve harika ezgiler söyleniyor. yolunuz diyarbakır'a düşerse mutlaka ziyaret etmenizi öneririm.
devamını gör...

anne.
devamını gör...

1963 erzurum doğumlu halk müziği sanatçısı.
sesiyle, hanımefendiliğiyle, kişiliğiyle, her şeyiyle tam bir sanatçı olan aysun gültekin'in kendine has güçlü bir okuyuş tarzı vardır.
devamını gör...

muhtemelen göçü kaçırdığı için bulunduğu yeri yurtluk tutacak olan kavimdir. gamsızoğulları denir bunlara.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim