ideal kadın boyu
bu nedir ya?
bir başlıkta meme ölçüsü, diğer başlıkta kilomun 45 kg olmadığı için şişman olduğumu, bu başlıkta ise 169 cm boy ile uzun olduğumu; kısaca standart dışı biri olduğunu söylüyorsunuz.
bu neyin ideali, kimin ideali?" portakal kadar memesi olmalı" diyen arkadaşa sorarım arkadaşım bu boyda, (bkz: sevgilinin 45 kilo olması) )45 kilo olup doğal yoldan estetiksiz o kadar memesi olan kadın olur mu?
aman iyi ki aseksüelim. sadece sinir olduğum, böyle kategorize edilmek çok saçma geliyor hepsi bu...
tek sözüm hayatınızda hiç kadin olmadığını bu kadar belli etmeyin.
(bkz: yokluğu belli etme bari) )
seksist başlıklardan bezdim ya...
bir başlıkta meme ölçüsü, diğer başlıkta kilomun 45 kg olmadığı için şişman olduğumu, bu başlıkta ise 169 cm boy ile uzun olduğumu; kısaca standart dışı biri olduğunu söylüyorsunuz.
bu neyin ideali, kimin ideali?" portakal kadar memesi olmalı" diyen arkadaşa sorarım arkadaşım bu boyda, (bkz: sevgilinin 45 kilo olması) )45 kilo olup doğal yoldan estetiksiz o kadar memesi olan kadın olur mu?
aman iyi ki aseksüelim. sadece sinir olduğum, böyle kategorize edilmek çok saçma geliyor hepsi bu...
tek sözüm hayatınızda hiç kadin olmadığını bu kadar belli etmeyin.
(bkz: yokluğu belli etme bari) )
seksist başlıklardan bezdim ya...
devamını gör...
ülkenin en önemli üç sorunu
adalet
işsizlik
cehalet
işsizlik
cehalet
devamını gör...
popüler kültür
sözlük anlamı belli bir dönem için geçerli olan hızlı üretilen ve hızlı tüketilen ögeler bütünü olan kavram. sık olarak duyuyoruz bu kavramı , hem de oldukça sık . benim nazarımda önemli bir kavram. mesela herkes stefan zweig kitaplarını över nedeni ise çoğunlukla çevresinden bu yazar ile ilgili olumlu görüşlerdir ama yazdığı eserlere baktığımızda aslında o kadar da eşsiz olmadığını ve abartılan eserlere sahip olduğunu söylemekte bir beis yok . aynı şekilde anlamsızca popüler olan nesneler de güzel bir örnek. stres çarkları aslında sıradan olan bir nesne ama oluşan algılar akabinde ilgi görüyor ve popüler oluyor. bir diğer parantez açılması gereken husus sosyal medya . etkileşim elde etmek ,dikkat çekmek maalesef acı ama gerçek olan bir durum. gangnam style adlı parça bunu güzel bir örnektir çünkü absürt olan bir şey kitleler vasıtası makul kılınmış ve hit olmuştur.
peki sonra ne oluyor bu kavramlara ? unutulup gidiyor aslında . süre olarak bazen oldukça kısa ,bazen de oldukça uzun . mesela yıllar önce popüler olan ya da tarz addedilen şeylere geriye dönüp bakıldığında nasıl popüler olduğunu çözemiyoruz çünkü popüler kültür tarafından sunulmuş ve tüketilmiş.
peki sonra ne oluyor bu kavramlara ? unutulup gidiyor aslında . süre olarak bazen oldukça kısa ,bazen de oldukça uzun . mesela yıllar önce popüler olan ya da tarz addedilen şeylere geriye dönüp bakıldığında nasıl popüler olduğunu çözemiyoruz çünkü popüler kültür tarafından sunulmuş ve tüketilmiş.
devamını gör...
coğrafi ortam
doğal ortam ile beşeri ortamın birlikteliğinden oluşan en geniş yaşam alanına denir.
(kaynak: coğrafya defterim.)
(kaynak: coğrafya defterim.)
devamını gör...
pandemide en yüksek açılış hasılatlı film
sinema filmlerini ne kadar özlediğimi hatırlattı haber.
salgın döneminde abd'de sınırlı sayıda seyirciyle buluşan ve aynı zamanda dijital platformdan da yayınlanan wonder woman 1984 (film) filmi, en yüksek açılış hasılatı rekorunu tenet'in elinden aldı.
--- alıntı ---
gal gadot’nun başrolde yer aldığı devam filmi, açılış haftasında 10-15 milyon dolar arasında hasılat elde etti.
cuma günü seyirciyle buluşan film, sinemaların yanı sıra abonelerden hiçbir ek ücret talep etmeden abd'de hbo max'te bir ay boyunca yayında kalacak.
salgında en iyi üç gün açılışı tenet’in elindeydi. film, 9,3 milyon dolarlık açılış gişesini yakalamıştı.
--- alıntı ---
kaynak
salgın döneminde abd'de sınırlı sayıda seyirciyle buluşan ve aynı zamanda dijital platformdan da yayınlanan wonder woman 1984 (film) filmi, en yüksek açılış hasılatı rekorunu tenet'in elinden aldı.
--- alıntı ---
gal gadot’nun başrolde yer aldığı devam filmi, açılış haftasında 10-15 milyon dolar arasında hasılat elde etti.
cuma günü seyirciyle buluşan film, sinemaların yanı sıra abonelerden hiçbir ek ücret talep etmeden abd'de hbo max'te bir ay boyunca yayında kalacak.
salgında en iyi üç gün açılışı tenet’in elindeydi. film, 9,3 milyon dolarlık açılış gişesini yakalamıştı.
--- alıntı ---
kaynak
devamını gör...
george orwell
"bilinçlenene kadar asla isyan etmeyecekler, isyan edene kadar bilinçlenmeyecekler'' sözünün sahibi gazeteci, yazar ve gerilla...
devamını gör...
nihilizm
çok büyük yanılgıdır ki nietzsche nihilist sanılır fakat nietzsche ideal belirlemiş bir insandır; ideal belirlemiş bir insan nihilist olamaz. nietzsche'ye göre nihilizm yanlızca bir aşamadır, insan önce nihilist olmalı, ardından kendi değerler sistemini oluşturmalıdır.
devamını gör...
yaşanabilir bölge
bir gezegenin yüzeyinde sıvı su bulunabilmesi için, bu gezegenin yıldızından minimum ya da maksimum ne kadar uzaklıkta olabileceğini söyleyen ifade. goldilocks bölgesi olarak da bilinir.
sıvı su, canlılık için son derece önemli. bu nedenle gezegen öyle bir noktada olmalıdır ki, yıldızından gelen ışınım, gezegenin yüzeyinde bulunan suyu ne dondursun ne buharlaştırsın. eğer gezegen yıldıza çok yakın olursa, yüzeyindeki su aşırı sıcaklık nedeniyle buharlaşır ki merkür, venüs gibi iç gezegenlerin başına gelen de budur. gezegen yıldızından çok uzak olursa, yüzeyindeki su donar ki örneğin mars'ta durum böyledir. venüs, yaşanabilir bölgenin iç sınırının hemen ötesinde yer alırken, mars bölgenin dış sınırına yakındır.
her yıldız için bu sınır farklı uzaklıklar arasında değişir. yıldızın ürettiği enerjiyle ilgili olan bu durum, zamanla yıldızın evre değiştirmesine bağlı olarak da değişir.
sıvı su, canlılık için son derece önemli. bu nedenle gezegen öyle bir noktada olmalıdır ki, yıldızından gelen ışınım, gezegenin yüzeyinde bulunan suyu ne dondursun ne buharlaştırsın. eğer gezegen yıldıza çok yakın olursa, yüzeyindeki su aşırı sıcaklık nedeniyle buharlaşır ki merkür, venüs gibi iç gezegenlerin başına gelen de budur. gezegen yıldızından çok uzak olursa, yüzeyindeki su donar ki örneğin mars'ta durum böyledir. venüs, yaşanabilir bölgenin iç sınırının hemen ötesinde yer alırken, mars bölgenin dış sınırına yakındır.
her yıldız için bu sınır farklı uzaklıklar arasında değişir. yıldızın ürettiği enerjiyle ilgili olan bu durum, zamanla yıldızın evre değiştirmesine bağlı olarak da değişir.
devamını gör...
sözlük kulüpleri
3 ay kadar önce başlattığımız sözlük kulüpleri projemizde birtakım geliştirmelere gitmek istiyoruz.
bu kapsamda atacağımız ilk adım, nicelik yerine nitelikli bir kulüp ağı oluşturmak oldu.
öncelikli olarak, aktif olmayan kulüpleri kapatıyoruz.
devam edeceğimiz kulüpler ;
kitap edebiyat kulübü
bilim sanat kulübü
dizi film kulübü
sağlıklı yaşam kulübü
fenerbahçeliler kulübü
satranç kulübü
kamp doğa kulübü
çalışma kulübü
radyo kulübü
olacak.
yeni kulüp başvuruları için ön üye şartı getirdik.
yeni bir kulüp açmak için 10 kişilik hazır bir üye grubu ve iki adet eş başkan gerekmekte.
bu kapsamda atacağımız ilk adım, nicelik yerine nitelikli bir kulüp ağı oluşturmak oldu.
öncelikli olarak, aktif olmayan kulüpleri kapatıyoruz.
devam edeceğimiz kulüpler ;
kitap edebiyat kulübü
bilim sanat kulübü
dizi film kulübü
sağlıklı yaşam kulübü
fenerbahçeliler kulübü
satranç kulübü
kamp doğa kulübü
çalışma kulübü
radyo kulübü
olacak.
yeni kulüp başvuruları için ön üye şartı getirdik.
yeni bir kulüp açmak için 10 kişilik hazır bir üye grubu ve iki adet eş başkan gerekmekte.

devamını gör...
le dôme
arjantinli yazar ve şair julio cortázar'ın salvo el crepúsculo isimli şiir koleksiyonun bir parçası olan şaheser. bildiğim kadarıyla şairin bu kitaptaki dilimize kazandırılmış olan tek şiiri ne yazık ki. le ceremonia gibi insanın ruhunu tamamen yakıp kavuran bir şiir yerine soluk bir alevi andıran bu ayrılık şiirini çevirmeyi tercih eden çevirmeni kınamakla beraber yine de çok güzel bir şiirdir bu. kitabın bende bulunan baskısında 23. sayfada yer alıyor. şiirin teması tamamen şairin aşk ve gitmek hakkındaki görüşleri ile tutarlı bundan ötürü şiir cortázar'ın bakış açısının oldukça iyi bir yansıması. bana gelince, şiir beni tutup 1950'lerin sonuna çekiştiriyor. montparnasse'da yağmur bastırmış ama ben ıslanma telaşesinden sıyrılmış ellerim ceplerimde yürüyorum yol boyu. şiirin sonunda geçen kahveden, o hak edilmiş ayrılığa şahit olan yerden çıkıp sokağa karışmışım yalnızca. hüsran yok ama rahatlatmamış beni, zaman hiç durmamış; cebimde yalnızca iki üç metelik, adımlarım koşarak geçip giden insanlara çarpmamak için bile duraksamıyor ama nereye yürüdüğümü de bilmiyorum. bu şiirin beni çekip götürdüğü yer şairin de şiirini yazdığı eski montparnasse ve yitip gitmenin karşı konulamaz bir hafifliğe dönüştüğü bir yer.
evrensel kusurluluk kuşkusuna katkıda bulunur
bana kalıt bıraktığın o kırılgan anı
aynalarla kirli tabaklar arasında bir yüz
güneşin ağulandığının, her bir buğday tanesinde
yıkımın silahının ırgalandığının kesinliğine
karşı savunur gelip çatan son saatimizin kırılganlığı
aslında aydınlıkta, sessizlik içinde geçirilmesi gerekmektedir
a la sospecha de imperfección universal contribuye este recuerdo que me legas, una cara entre
espejos y platillos sucios.
a la certidumbre de que el sol está envenenado,
de que en cada grano de trigo se agita el arma de la ruina, aboga la torpeza de nuestra última hora
que debió transcurrir en claro, en un silencio
söylenecek ne kaldıysa kaçınmadan söyleneceği yerde
ama hiç de böyle olmadı ve ayrıldık
tam da hak ettiğimiz gibi
kasvetli leş gibi bir kahve köşesinde
yanımız yöremiz kurtçuklarla sigara izmaritleriyle çevrilmiş
acınası öpücüklerimizi çöken geceye katarak
donde lo que quedaba por decir se dijera sin menguas. pero no fue así, y nos separamos
verdaderamente como lo merecíamos, en un café mugriento, rodeados de larvas y colillas,
mezclando pobres besos con la resaca de la noche.
evrensel kusurluluk kuşkusuna katkıda bulunur
bana kalıt bıraktığın o kırılgan anı
aynalarla kirli tabaklar arasında bir yüz
güneşin ağulandığının, her bir buğday tanesinde
yıkımın silahının ırgalandığının kesinliğine
karşı savunur gelip çatan son saatimizin kırılganlığı
aslında aydınlıkta, sessizlik içinde geçirilmesi gerekmektedir
a la sospecha de imperfección universal contribuye este recuerdo que me legas, una cara entre
espejos y platillos sucios.
a la certidumbre de que el sol está envenenado,
de que en cada grano de trigo se agita el arma de la ruina, aboga la torpeza de nuestra última hora
que debió transcurrir en claro, en un silencio
söylenecek ne kaldıysa kaçınmadan söyleneceği yerde
ama hiç de böyle olmadı ve ayrıldık
tam da hak ettiğimiz gibi
kasvetli leş gibi bir kahve köşesinde
yanımız yöremiz kurtçuklarla sigara izmaritleriyle çevrilmiş
acınası öpücüklerimizi çöken geceye katarak
donde lo que quedaba por decir se dijera sin menguas. pero no fue así, y nos separamos
verdaderamente como lo merecíamos, en un café mugriento, rodeados de larvas y colillas,
mezclando pobres besos con la resaca de la noche.
devamını gör...
kısası makbul olan şeyler
(bkz: askerlik)
devamını gör...
girift radyo yayını
programın iki haftadır konusuz olması programa ayrı bir heyecan ve ekşın katıyor ama "yine bizimkiler konuşacak konu bulamamışlar" diyorsanız.
size dönüp derim ki bunlar hep taktik. ülke gündeminde acılı tatlılı zibilyon tane konu varken konusuz yayına çıkmak nerden baksan devrimsi bir hareket.
aykut reisin bir şey yardımcı yardımcısı olması bizi onöre etti. grift fan clup olarak çelenk yollamayı düşündük hemen vazgeçtik. çiçekler dalında ve yanmıyorken güzel. kırk yama ve thedansözkiller ile eğlenceli bir program olacağına şüphem yok...
size dönüp derim ki bunlar hep taktik. ülke gündeminde acılı tatlılı zibilyon tane konu varken konusuz yayına çıkmak nerden baksan devrimsi bir hareket.
aykut reisin bir şey yardımcı yardımcısı olması bizi onöre etti. grift fan clup olarak çelenk yollamayı düşündük hemen vazgeçtik. çiçekler dalında ve yanmıyorken güzel. kırk yama ve thedansözkiller ile eğlenceli bir program olacağına şüphem yok...
devamını gör...
gölge boyunun sıfır olması
madem güneş tepeden vurdu, gölge ayağımızın altıdır !
devamını gör...
osmanlı’da seks
bugün bir başlıkta fiyatını öğrendiğim kitap, yahu arkadaş 445 tl nedir, padişah bu kadar harcamamıştır haremine.
devamını gör...
obez insanlardan ekstra sağlık vergisi alınsın
saçma bir kampanya girişimi. biraz da şurama doğru ötekileştirsenize ya.
devamını gör...
herkes mahlasına yakışanı yapsın
mahlasıma yakışık olarak sevdiğim bir sahne:
ballade no. 1 in g minor, op. 23:
ballade no. 1 in g minor, op. 23:
devamını gör...
yazarların en sevdiği geçiştirme sözcüğü
bilemiyorum..
devamını gör...
winamp
müthiş hızla dosya okuyabilen ve yürütebilen, üstün windows entegrasyonu sağlayabilen, geliştirilmesi sonlandırılmış müzik çalar.
çok az bir bellek kullanımı ile en kötü bilgisayarda bile bir ses dosyasını anında yürütmeye başlayabilir. gecikmesi yoktur, mp3 formatında bile haliyle mükemmel tekrar yeteneğine sahiptir.
bilgisayarların kullanım şekli değiştikçe, program da evrilerek 3 kademeli arayüz temalama sistemi kazanmıştır:
klasik, modern, ve bento.
üçüncü kademe olan bento (ve büyük/yüksek çözünürlüklü ekranlar için big bento), bir media center olma yolunda ilerlemeye çalışsa da, programın kitlesi sebebiyle pek tutmamıştır. haliyle çoğu kişinin aklında varsayılan klasik ve modern temalar akılda kalmıştır.
çok az bir bellek kullanımı ile en kötü bilgisayarda bile bir ses dosyasını anında yürütmeye başlayabilir. gecikmesi yoktur, mp3 formatında bile haliyle mükemmel tekrar yeteneğine sahiptir.
bilgisayarların kullanım şekli değiştikçe, program da evrilerek 3 kademeli arayüz temalama sistemi kazanmıştır:
klasik, modern, ve bento.
üçüncü kademe olan bento (ve büyük/yüksek çözünürlüklü ekranlar için big bento), bir media center olma yolunda ilerlemeye çalışsa da, programın kitlesi sebebiyle pek tutmamıştır. haliyle çoğu kişinin aklında varsayılan klasik ve modern temalar akılda kalmıştır.
devamını gör...
katherine johnson
yani bu kadını anlatmaya nerden başlasam bilemiyorum. hidden figures filmini mi anlatsam, soğuk savaş başlığına mı yazsam, nasa başlığına mı yazsam düşündüm ne yalan söyleyim... sonra dedim ki ''yav arkadaş yok mu bu kadının adı?''...
en sonunda başlığımızı açtık...
26 ağustos 1918 doğumlu bu insanoğlu dünyaya dezavantajlarıyla gelmiştir. hem siyahidir, hem de kadın...hemde 1937 amerikasın da matematik bölümünü bitiren sihayi bir kadın... ölse daha iyiymiş dediğinizi duyar gibi oluyorum.
çünkü o dönem; siyahların insan hakları hareketi başlamamış, üstelik kadınların oy hakkı mücadelesi henüz başlamamıştır. bu sebeple matematik mezunu olan bu kadının iş bulması çok zor olacaktır. oda en münasip meslek olarak öğretmenliğe başlamıştır. virginia'da siyah ve kadın hakları konusunda çok hoşgörüsüzdür.
allahın şu işine bakın ki, o dönemler sovyetler ile amerikalıların arasındaki soğuk savaşı kızışmış; uzay'a çıkma konusunda yarış ediyorlar.
o sırada amerikan uzay araştırmaların yapıldığı yer virginia'daydı ve burada bir kaç yüz erkek mühendis raştırma ve hesaplar için yeterli gelmeyince hesap için kadınları işe aldı..
o zamanlar böyle gelişmiş bilgisayar sistemleri yok.. hesap makineleri yok.. bu kadınlar mm'lik hesapları kağıtla cetvelle yapıyorlar efem.. düşünün kağıt üzerinde, hesapla uzaya araç göndereceksiniz...
bu insanlara ''kadın bilgisayarlar'' deniliyordu.
kadın bilgisayarlar, bir yandan uzay çalışmaları organizasyonunda önemli görevde yer alıyor, bir yandan iyi işler ediniyordu..
ikinci dünya savaşına erkekler gidince, nasa bu kadınların istihdamını artırdı...
neyse efenim rusya 1957 de sputniki uzaya gönderince, soğuk savaş gereği amerika geri kalmak istemedi işi hızlandırma kararı aldı...
bunlardan;
dorothy vaughan batı bilgisayar bölgesi başına getirilen ilk siyah kadın sipörvizör oldu...
mary jacksonmatematik, fizik, makanik konusunda bir deha idi ve ilk siyah kadın mühendis olmuştu...
katherne johnson en parlağı idi sayılar konusunda kimsenin göremediğini görebiliyordu.
supitnik yörüngeye girmiş, yuri gagarin ise uzaya yollanan insan olmuştu amerika kaybediyordu..
işte tam o sırada katherine güzergahın geomatrisini hesaplama ve uzayda roketlerin hesaplanması ile bir noktadan diğerine nasıl yol alınabileceği konusunda bir uzmandı ve işi şansa bırakmadı...elle yapılan milyonlarca hesaptan sonra amerikalılar ayda yürümeyi başardı...
sevgili dostlar; hidden figures- gizli sayılar filmini mutlaka seyredin. özellikle orada ki bazı sahnelerde bu kadınların yaşadığı ayrımcılık size şaka gibi gelecek.. inanamayacaksınız...nasa gibi bir yerde, bir bilim yuvasında bu denli ayrımcılığa uğrayan bu bilim kadınları sizi üzecek ve güldürecek...mutlaka izleyin.
''
''
en sonunda başlığımızı açtık...
26 ağustos 1918 doğumlu bu insanoğlu dünyaya dezavantajlarıyla gelmiştir. hem siyahidir, hem de kadın...hemde 1937 amerikasın da matematik bölümünü bitiren sihayi bir kadın... ölse daha iyiymiş dediğinizi duyar gibi oluyorum.
çünkü o dönem; siyahların insan hakları hareketi başlamamış, üstelik kadınların oy hakkı mücadelesi henüz başlamamıştır. bu sebeple matematik mezunu olan bu kadının iş bulması çok zor olacaktır. oda en münasip meslek olarak öğretmenliğe başlamıştır. virginia'da siyah ve kadın hakları konusunda çok hoşgörüsüzdür.
allahın şu işine bakın ki, o dönemler sovyetler ile amerikalıların arasındaki soğuk savaşı kızışmış; uzay'a çıkma konusunda yarış ediyorlar.
o sırada amerikan uzay araştırmaların yapıldığı yer virginia'daydı ve burada bir kaç yüz erkek mühendis raştırma ve hesaplar için yeterli gelmeyince hesap için kadınları işe aldı..
o zamanlar böyle gelişmiş bilgisayar sistemleri yok.. hesap makineleri yok.. bu kadınlar mm'lik hesapları kağıtla cetvelle yapıyorlar efem.. düşünün kağıt üzerinde, hesapla uzaya araç göndereceksiniz...
bu insanlara ''kadın bilgisayarlar'' deniliyordu.
kadın bilgisayarlar, bir yandan uzay çalışmaları organizasyonunda önemli görevde yer alıyor, bir yandan iyi işler ediniyordu..
ikinci dünya savaşına erkekler gidince, nasa bu kadınların istihdamını artırdı...
neyse efenim rusya 1957 de sputniki uzaya gönderince, soğuk savaş gereği amerika geri kalmak istemedi işi hızlandırma kararı aldı...
bunlardan;
dorothy vaughan batı bilgisayar bölgesi başına getirilen ilk siyah kadın sipörvizör oldu...
mary jacksonmatematik, fizik, makanik konusunda bir deha idi ve ilk siyah kadın mühendis olmuştu...
katherne johnson en parlağı idi sayılar konusunda kimsenin göremediğini görebiliyordu.
supitnik yörüngeye girmiş, yuri gagarin ise uzaya yollanan insan olmuştu amerika kaybediyordu..
işte tam o sırada katherine güzergahın geomatrisini hesaplama ve uzayda roketlerin hesaplanması ile bir noktadan diğerine nasıl yol alınabileceği konusunda bir uzmandı ve işi şansa bırakmadı...elle yapılan milyonlarca hesaptan sonra amerikalılar ayda yürümeyi başardı...
sevgili dostlar; hidden figures- gizli sayılar filmini mutlaka seyredin. özellikle orada ki bazı sahnelerde bu kadınların yaşadığı ayrımcılık size şaka gibi gelecek.. inanamayacaksınız...nasa gibi bir yerde, bir bilim yuvasında bu denli ayrımcılığa uğrayan bu bilim kadınları sizi üzecek ve güldürecek...mutlaka izleyin.
''

devamını gör...