mecliste oscar wilde tartışmaları
bunlara genel kültür sınavı yapılsa, türkiye'ye bir yıl yetecek mizah çıkar.
devamını gör...
absürt anılar koleksiyonu
lise yıllarında “ çoban mehmet” dediğimiz, daha sonra bir bankaya müdür olan bir arkadaşımız vardı. bir gün okula elinde çok havalı ve pahalı görünen bir şemsiye ile geldi. hava çok kapalı görünmüyordu aslında ama şemsiye o kadar etkileyici idi ki aldırmadık bu manasızlığa. zaten daha sonra bu manasızlığa mana katmak için göklerden bir yerden bir yardım geldi mehmet’e. mehmet gün boyu şemsiye ile dolaştı ama aşırı bir ihtimamla tutuyordu şemsiyeyi. derste bile gözü şemsiyede idi desem abartmış olmam, zaten durum kendiliğinden abartı olduğu için benim fazladan bir çabaya girmeme de gerek yok. son ders bitmek üzereyken hepimizin isteyeceği ama aklından bile geçmediği şey oldu ve birden yağmur yağmaya başladı. hepimiz şemsiyenin kanatlarını açıp göğe doğru ve göğe karşı bir kalkan olup en azından bir iki tanemizi koruyacağını düşünüp heyecanlandık ama mehmet yağmur bulutlarından daha çok kararan yüzüyle dersin sonuna kadar somurttu. klasik müzik bestecilerini mezarlarında huzursuz eden son zil çaldığında koşa koşa dışarı çıktık ama mehmet en sona kaldı. şemsiyeyi açmasını istediğimizde bize öyle bir cevap verdi ki engels’in anlatmaya çalıştığı şeyi anlar gibi olduk. belki devletin değil ama ailenin ve özel mülkiyetin ne olduğunu çözdük bir anda. epifaniye neden olan cümle tam olarak şöyleydi: “ dedem, şemsiyeyi ıslatma dedi.”
devamını gör...
sözlükte hep aynı yazarları görmek
tribünlerden takip edip sahaya inmeyen, ayda yılda bir yazan yazarlar nedeniyle böyle bir his var. her başlıkta gördüğüm bazı yazarlarla tanış olmuşuz gibi hissediyorum mesela ben de bu yüzden. ya da gerçekten sadece biz varız başka kimse yok. e sen bensen, ben sensem ben kimim? biz şimdi neyiz?
devamını gör...
kürtçenin dünya üzerindeki en eski dil olduğu iddiası
bazı varsayımlar üzerinden hareketle, birtakım gereksiz algı yönetimi çabalarına neden gerek duyuluyor ?
burada önemli olan ne kadar eski olduğu mu yoksa dünyada bugünkü durumu mu?
bir zamanlar osmanlı vardı dünyanın 4 te 3 üne 600 yıl sahip olan, ama şimdi yok osmanlı, bitti gitti .
birileri hala onu özlemle ansa arasa da , o artık eski bir imparatorluk olarak tarih sayfalarındaki yerini aldı.
konumuzun bugünkü durumuna dönersek;
yeryüzünde en fazla konuşulan dillerde ilk on sıra şöyle.
1. çince
2. ingilizce
3. ispanyolca
4. hintçe
5. arapça
6. rusça
7. malayca
8. bengalce
9. portekizce
10. fransızca
önemli olan budur, gerisi teferruat .
bakınız türkçe yok, 600 yıllık osmanlıca diye bir dil de yok...
bu sebeple, birşeyleri yakalayıp, oradan başka yerlere yürümeye çalışırken, biraz dikkat etmek gerek .
tutun ki, kürtçe en eski dil,
ee ne olacak, ne var bunda,
kürtlerin bugünkü haline bakarım ben, ve eklerim ,
dünyada en eski kavim olarak ortaya çıkan kürtler, binlerce yıl geçmesine rağmen nasıl oldu da başındaki ağalık, aşiret düzenini hala bir türlü yıkamadı .
bunun verilecek hiçbir mantıklı cevabı yoktur .
dili eski olup, çok eskiden beri varolsa ne olacak ?
o sebeple bu gereksiz konulardan mümkün olduğunca kaçınmak gerekir .
burada önemli olan ne kadar eski olduğu mu yoksa dünyada bugünkü durumu mu?
bir zamanlar osmanlı vardı dünyanın 4 te 3 üne 600 yıl sahip olan, ama şimdi yok osmanlı, bitti gitti .
birileri hala onu özlemle ansa arasa da , o artık eski bir imparatorluk olarak tarih sayfalarındaki yerini aldı.
konumuzun bugünkü durumuna dönersek;
yeryüzünde en fazla konuşulan dillerde ilk on sıra şöyle.
1. çince
2. ingilizce
3. ispanyolca
4. hintçe
5. arapça
6. rusça
7. malayca
8. bengalce
9. portekizce
10. fransızca
önemli olan budur, gerisi teferruat .
bakınız türkçe yok, 600 yıllık osmanlıca diye bir dil de yok...
bu sebeple, birşeyleri yakalayıp, oradan başka yerlere yürümeye çalışırken, biraz dikkat etmek gerek .
tutun ki, kürtçe en eski dil,
ee ne olacak, ne var bunda,
kürtlerin bugünkü haline bakarım ben, ve eklerim ,
dünyada en eski kavim olarak ortaya çıkan kürtler, binlerce yıl geçmesine rağmen nasıl oldu da başındaki ağalık, aşiret düzenini hala bir türlü yıkamadı .
bunun verilecek hiçbir mantıklı cevabı yoktur .
dili eski olup, çok eskiden beri varolsa ne olacak ?
o sebeple bu gereksiz konulardan mümkün olduğunca kaçınmak gerekir .
devamını gör...
17 ocak 2021 fenerbahçe beko beşiktaş maçı
beşiktaş küçümsenecek bir takım değil. potansiyelli ve genç oyunculardan kurulu bir proje takımı. bu çocukların çoğunu böyle devam ederlerse iyi yerlerde göreceğiz.
şehmus hazer, alperen şengün ve furkan haltalı üzerine koyarak gidiyorlar. sezon başından itibaren maçları izlememiş olanlar, takımın ne kadar gelişim gösterdiğini algılamakta zorlanabilir.
kaldı ki, ilk haftalarda alınan mağlubiyetlerde dahi bu takım parkede ezilmedi. tecrübe eksikliği, karar atışları noktasında ki sıkıntı yüzünden başa baş oynadığı maçları kaybetti. tabi burak hocanın zaafları da vardı.
ahmet kandemirle birlikte takım özgüven kazandı. önüne geleni devirmeye başladı. en önemlisi de ahmet hoca'nın blackmon'a verdiği rolü james'in kabullenmesi oldu. bu da takımı bir seviye yukarı çekti.
şampiyon kadrodan kalan son mohikan mehmet yağmur da takımın ağabeyliğine soyununca, karşımıza taş gibi bir takım çıktı.
beşiktaş'a karşı en ufak bir motivasyon eksikliği yaşarsanız size cezayı keser.
şehmus hazer, alperen şengün ve furkan haltalı üzerine koyarak gidiyorlar. sezon başından itibaren maçları izlememiş olanlar, takımın ne kadar gelişim gösterdiğini algılamakta zorlanabilir.
kaldı ki, ilk haftalarda alınan mağlubiyetlerde dahi bu takım parkede ezilmedi. tecrübe eksikliği, karar atışları noktasında ki sıkıntı yüzünden başa baş oynadığı maçları kaybetti. tabi burak hocanın zaafları da vardı.
ahmet kandemirle birlikte takım özgüven kazandı. önüne geleni devirmeye başladı. en önemlisi de ahmet hoca'nın blackmon'a verdiği rolü james'in kabullenmesi oldu. bu da takımı bir seviye yukarı çekti.
şampiyon kadrodan kalan son mohikan mehmet yağmur da takımın ağabeyliğine soyununca, karşımıza taş gibi bir takım çıktı.
beşiktaş'a karşı en ufak bir motivasyon eksikliği yaşarsanız size cezayı keser.
devamını gör...
canım aliye ruhum filiz
aliye hanıma yazılmış olan ilk mektuplar oldukça romantik ve bir o kadar da özlem içeriyordu daha sonrasında evlilik telaşı, bir an önce kavuşma düşüncesi, maddi zorluklar, kızı filiz'in doğumu ve filiz'in yaşadığı hastalık durumu yazılan mektupların daha çok kaygı ve endişeye doğru yol aldığını gösteriyordu.
başkasına ait mektupları okumak gerçekten garip bir his oluşturuyor mektupları yazarken nasıl ortamlarda bulundukları akıllarından neler geçtiğini tahmin etmeye sürüklüyor
başkasına ait mektupları okumak gerçekten garip bir his oluşturuyor mektupları yazarken nasıl ortamlarda bulundukları akıllarından neler geçtiğini tahmin etmeye sürüklüyor
devamını gör...
sultanı öldürmek
bir ahmet ümit polisiyesi.
ahmet ümit polisiye alanında kitaplar yazarken arkaya konuk olarak güzel konular seçen bir yazar ve "sultanı öldürmek" tam olarak öyle bir kitap.
arada sırada kitap okuyanların tabiriyle sürükleyici bir kitap arıyorsanız kesinlikle sürükleyici bir eser tavsiye edebilirim.
öncelikle bu kitap bir polisiye kitap olarak değerlendirilmemeli bu bir tarih romanı ve arkasında cinayet olayları oluyor.
aslında tam tersi olmalıydı bu bir polisiye romanı olmalıydı ve arkasında tarihi olaylar olmalıydı ama ahmet ümit tam olarak bunu başaramamış.
başaramamasına rağmen keyifli bir kitap ortaya çıkarmış o ayrı.
kitabın dili son derece basit ve herkesin okuyabileceği şekilde yazılmış bence ahmet ümit bunu bilerek ve çok iyi yapıyor.
bu adamın kitabını bütün kesimler son derece rahat şekilde okuyabilir.
tarihi olaylar çok güzel anlatılmış ve keyifli bir okuma sunuyor.
türk toplumunun davranışı ve olaylara yaklaşımı çok güzel sunulmuş kitabı okuyanlar ne demek istediğimi anlayacaklardır.
kitabı elime aldığımda umarım başkomiser nevzat romanıdır dedim ama hayal kırıklığına uğradım maalesef müştak denen bir herifin başından geçen olaylar anlatılıyordu ve ahmet ümit sürpriz diyerek cinayeti soruşturan kişiyi başkomiser nevzat olarak okuyucunun karşısına çıkarıyor çok mutlu oldum.
müştak karakterinin nüzhet hanıma sultan demesi ve kitabın isminin çok ironik ve güzel olması ayrıca mutlu etti.
dilli şarküteriden neden müştak karakteri aceleyle çıktı orasını hala merak ediyorum maalesef havada kaldı.
ahmet ümit polisiye alanında kitaplar yazarken arkaya konuk olarak güzel konular seçen bir yazar ve "sultanı öldürmek" tam olarak öyle bir kitap.
arada sırada kitap okuyanların tabiriyle sürükleyici bir kitap arıyorsanız kesinlikle sürükleyici bir eser tavsiye edebilirim.
öncelikle bu kitap bir polisiye kitap olarak değerlendirilmemeli bu bir tarih romanı ve arkasında cinayet olayları oluyor.
aslında tam tersi olmalıydı bu bir polisiye romanı olmalıydı ve arkasında tarihi olaylar olmalıydı ama ahmet ümit tam olarak bunu başaramamış.
başaramamasına rağmen keyifli bir kitap ortaya çıkarmış o ayrı.
kitabın dili son derece basit ve herkesin okuyabileceği şekilde yazılmış bence ahmet ümit bunu bilerek ve çok iyi yapıyor.
bu adamın kitabını bütün kesimler son derece rahat şekilde okuyabilir.
tarihi olaylar çok güzel anlatılmış ve keyifli bir okuma sunuyor.
türk toplumunun davranışı ve olaylara yaklaşımı çok güzel sunulmuş kitabı okuyanlar ne demek istediğimi anlayacaklardır.
kitabı elime aldığımda umarım başkomiser nevzat romanıdır dedim ama hayal kırıklığına uğradım maalesef müştak denen bir herifin başından geçen olaylar anlatılıyordu ve ahmet ümit sürpriz diyerek cinayeti soruşturan kişiyi başkomiser nevzat olarak okuyucunun karşısına çıkarıyor çok mutlu oldum.
müştak karakterinin nüzhet hanıma sultan demesi ve kitabın isminin çok ironik ve güzel olması ayrıca mutlu etti.
dilli şarküteriden neden müştak karakteri aceleyle çıktı orasını hala merak ediyorum maalesef havada kaldı.
devamını gör...
breaking bad
ne hikmettir ki, (bkz: breaking bad'deki sinekli bölüm) bu başlıktan daha önce açılmıştır.
işi için fazla kalifiye olan bir kimya hocası, kanser olduğunu öğrenir ve olaylar gelişir.
drama türündeki bu dizi, imdb'ye göre en sevilen dizidir.
işi için fazla kalifiye olan bir kimya hocası, kanser olduğunu öğrenir ve olaylar gelişir.
drama türündeki bu dizi, imdb'ye göre en sevilen dizidir.
devamını gör...
şeker portakalı
jose mauro de vasconcelos tarafından 1968 yılında yazılan, yazarın kendi çocukluğundan izler taşıyan ve 12 günde yazdığı romanın adıdır.
daha sonradan yazdığı, güneşi uyandıralım ve delifişek romanları ile 3'lü bir seri halini almıştır.
2012 yılında marcos bernstein yönetmenliğinde sinemaya uyarlanmıştır.
daha sonradan yazdığı, güneşi uyandıralım ve delifişek romanları ile 3'lü bir seri halini almıştır.
2012 yılında marcos bernstein yönetmenliğinde sinemaya uyarlanmıştır.
devamını gör...
edepsiz komedya
bir adet sakin şarkısıdır. girişi ve kapanışı ayrı güzeldir. tanımlayamadığım kadar değişik ama güzel bir müziği var.
(bkz: sulukule susmayacak)
(bkz: sulukule susmayacak)
devamını gör...
gangsta
güney afrika'da bol bol vardır. cape town'da genelde coloured melezlerin semtlerinde takılırlar. acayip havalı ve paralıdırlar. günde iki öğün yemek yese mutlu olan fakirlerin mahallesinde son model arabalarla gezerler ve bu yüzden sokaktaki küçük çocuklar onları gördüğünde, salute my bro diye seslenirler. bu yüzden güzel kızların çoğu bunlarla takılır. zaten güzel bir kız bunlardan birine takılmak istemezse hayatı tehlikeye girer. çete üyeleri neredeyse hergün birbirlerini öldürürler. ama ülkede fakir çoktur ve öldürülen elemanın yerine hemen birileri gelir. işin kötü tarafı bu şerefsizler birbirine ateş ederken yoldan geçen sıradan vatandaşta ölüyor.
devamını gör...
sosyal medya detoksu
dopamin detoksu çeşitlerinden biridir.
haftanın belli günlerinde yapılması tavsiye edilir.
bildirim ve beğenilen içerikler size anlık olarak dopamin salgılattırır. bir süre sonra bu dopamin seviyesine tolerans gelişir ve size daha az dopamin salgılattıran şeyler daha az keyif verir ve sıkılırsınız.
bu toleransın önüne geçmek için belli sürelerle daha az dopamin salgılattıran şeylerle( ders çalışmak, bir şeyler okumak, yürüyüş yapmak, ev işleri vs) zaman geçirmek için yapılan detokstur.
(çok fazla dopamin dedim biliyorum).
haftanın belli günlerinde yapılması tavsiye edilir.
bildirim ve beğenilen içerikler size anlık olarak dopamin salgılattırır. bir süre sonra bu dopamin seviyesine tolerans gelişir ve size daha az dopamin salgılattıran şeyler daha az keyif verir ve sıkılırsınız.
bu toleransın önüne geçmek için belli sürelerle daha az dopamin salgılattıran şeylerle( ders çalışmak, bir şeyler okumak, yürüyüş yapmak, ev işleri vs) zaman geçirmek için yapılan detokstur.
(çok fazla dopamin dedim biliyorum).
devamını gör...
z kuşağına kılıçdaroğlu dönemindeki ssk'yı anlatmamız lazım
bu nemrut herif sonunun z kuşağının elinden olacağını iyi biliyor.
her şeyi bitirdi şimdi z kuşağına bir şeyler anlatmaya geldi sıra.
yemezler ağam yemezler, z kuşağı akıllıdır, sen yavaştan kendine kaçacak bir ülke ara.
her şeyi bitirdi şimdi z kuşağına bir şeyler anlatmaya geldi sıra.
yemezler ağam yemezler, z kuşağı akıllıdır, sen yavaştan kendine kaçacak bir ülke ara.
devamını gör...
güzel gülmemek
gülmenin yakışmadığı insan yoktur. siz kendinizi öyle görüyorsunuz muhtemelen. ben gülen insanın gözlerine bakarım. samimi bir gülüşse güzeldir benim için.
devamını gör...
5 yıl sonraki kendine not
sonunda mutlu olmuşsundur umarım salak
devamını gör...
spiele nicht mit den tiefen des anderen
dilimize sıklıkla başkalarının derinlikleriyle oynama ve/veya insanların derinliklerini kurcalama olarak çevrilen ludwig wittgenstein vecizesi. yaygın çeviri ne yazık ki cümlenin kendisini tam olarak karşılamıyor ama esasında değindiği nokta aynı bundan dolayı yaygın çeviriyi not düşmeyi daha uygun gördüm. wittgenstein tractatus logico-philosophicus ve/veya logisch-philosophische abhandlung'u yazmayı bitirdiğinde daha sonra eserin önsözünü yazacak olan bertrand russell'a bu cümleyi not düştüğü söylenmekte.
devamını gör...
milet işi çini
kırmızı hamurlu, beyaz astarlı, ilk dönem osmanlı seramiği. siyah, mavi, firuze ve mor renklerinde bezemelidir.
devamını gör...
10 sene içinde başlayacak olan su savaşları
bir gun suyun petrolden daha degerli olacagi bilinmekteydi zaten...susuzluk demek kuralik demektir, kuraklik demek gida ihtiyaclarinin da sikintiya girmesi demektir. dunyayi cok kotu gunler bekliyor, bu kimsenin umrunda olmayan bir gercektir...
devamını gör...
havasında değilse telefonuna bakmayan şahsiyet
telefonla konuşmayı sevmeyen mecburi durumlarda katlanmak zorunda olan insandır. ayrıca iş ile alakalı durumlarda ve arkadaşlık ilişkilerimde problem yaşıyorum bazı zamanlar. belli bir kesim ise alıştı. yaşam şekli haline geldiğini düşünüyorum.
devamını gör...
normal sözlük yazarları mutlu mu sorunsalı
denk gelince mutluyuz. gelmezse de canı sağ olsun.
devamını gör...