bıktım.
devamını gör...

bir şey olmaz.
şimdi fatih hocaları kerem'in cebine 3 kuruş sıkıştırır, çocuk da hafta içi açıklama yapar. işte maç içinde olur böyle şeyler falan mihfalinde.
dolayısıyla olay kapatılır.
tıpkı geçen sene marcao'nun halil'i tokatladığı olayın kapatıldığı gibi.
fatih hoca kırmızı çizgimizdir...
devamını gör...

dünyanın düz olma sorunsalı
devamını gör...

buna rağmen on insandan on birinin bu dizileri izlemesi
devamını gör...

zeka azalır dediğim başlıktır.. gençken zekisindir. yaşlandıkça akıllanırsın.
devamını gör...

sonra kozomoz ovdon koçto.
e beter olun. siz kıza çin işkencesi ederseniz o kız ya evden kaçar ki malum yollara gider.
yada kapanır ama saman altından okyanus yürütür.
günümüz örneklerini görmekteyiz.
mesela günümüz kapalıları betimi, altta dar paça pantolon en yapışanından üste tunik kalçayı örtsün yeter üstüne hoca sarığı gibi örtü.
sonra bu kızın başı da ayrı oynar öhm..
bu konuya yine nerden geldim bilmiyorum.
velhasılı yanlış yapan ailedir. ne mutlu bana ki gayet muhafazakâr bir aile yapım olsa da bu tür zorlamalara maruz kalmadım..
devamını gör...

benim doğduğum sene ispanya'da 37 yıllık diktatörlüğün ardından demokrasinin kurulması kararı alınmış.
devamını gör...

(bkz: joker) en iyi yaratılan kötü karakterlerden biridir kanımca. oldukça büyük bir kesim tarafından benimsenmiştir ki batman'den daha çok seveni olduğunu söylemekte çok yanlış olmaz sanırım. kötülük, iyilik kavramlarını da sorgulatır aynı zamanda. sahi nedir ki iyi ve kötü? bu kadar net midir bunların ayrımları? yoksa iyi, sınırları zorlanana kadar mı iyidir? nitekim tam burada bir çok defa da sınırlarını zorlamıştır joker batman'ın. zaaflarını çok güzel tespi etmiştir çünkü. ve kötü neden kötüdür ki?
devamını gör...

lisedeyken ingilizce hocam çok güzel özetlemişti, kendisine de dedesi anlatmış.

"gül bahçesi olan bir adam, bir gün evladını çeşit çeşit güllerin olduğu bahçeye götürür, şu bahçeden 5 dakika içinde bir tane gül beğenip alıp çıkacaksın der. evlat bahçeye girer, girdiği gibi karşısına bir gül çıkar çok beğenir tam koparacakken etrafa bakınır belki daha güzeli vardır deyip ilerler bir tane daha görür onu da çok beğenir ama yine daha iyisini bulurum deyip ilerler böyle diye diye kapının sonuna kadar gelir, süre iyice azalmıştır geriye dönemeyeceğini anlar ve kapıya en yakın gülü koparıp bahçeden çıkar ama gül istediği gibi bir gül değildir."
evlilik de böyledir işte karşımıza çok güzel güller çıkar ama hep daha güzelini buluruz diye diye belli bir yaşın üstüne geliriz sonra ya önümüze çıkan ilk gülü alırız ya da hiç gül alamadan o bahçeden çıkarız.
devamını gör...

kitap bölüm bölümdür, hayatını aylaklık ederek ve türlü zevk alemlerinde sürdüren racinin aynalı baba ismini taşıyan ve şapkasına kirik ayna parçaları taşıyan biriyle tanışmasıyla başlar. bana gore bu şapkadaki aynalar , kişinin aynalı babaya baktığında gülmesini sağlasa da aslinda güldükleri, alaya aldıkları kisi özbenlikleridir. çünkü insan bir hiçtir. kendini ehemmiyetli sansa da, kürkler giyip, saraylarda otursa da varacağı yer hicliktir. aynalı baba ile racinin zaman geçirdiği yer de mezarlık olması bundandir ki raci türlü yerlere ney eşliğinde gider. (bkz: astral seyahat)e benzer. ılk bölümünde budayla tanışır ve hiçlik tepesine (bkz: nirvana)ya ulaşmaya çalışır. ama hickimse ilk elden oraya ulaşamamıştır. ıkinci bölümde ise insanın içindeki duyguların savaşına tanık oluruz. ve iyi olanlar kotu olanları yenebilecek mi yenemeyecek mi onu düşündürür. tam kötüler kazanacakken aşk kazanır. tabi buradaki aşk ilahi bir anlam içermektedir. kitap fazla metaforiktir. bir bölümünde gözlerinde soğan siskasi olan bir evde dogar. herkes görüyordur ama aslında kördür, ama deryanın icinde olup deryayı bilmeyen balık gibi farkında degillerdir kör olduklarının. bu ve bunun gibi bir-çok bölümden oluşur. ve her bölümde felsefe-din ağırlıklı tasavvufi bir yolculuk geçirir raci. ve dönüşümünü tamamlar.
aynalı baba diye birinin gerçekte olması ve filibeli ahmetin otobiyografisine benzemesi bana hep kitabın bir tarafının gerçekle iliskisi oldugunu düşündürmüştür.
devamını gör...

merhaba arkadaşlar,

bu haftaki yayınımızda iyi giden şeyleri batırmakta ne kadar iyisin başlığından konuşacağız.

başlığa yazarak yayına katılabilirsiniz.

bu gece saat 00:00 da blog.kafasozluk.com/
devamını gör...

şöyle düşün biz bir kabileyiz bu ormanda, henüz kocaman sandığımız ormanı küçücük adımlarla keşfediyoruz, kabile reisi pek bi iyimser pek bi demokrat.
hele bir mart ay'ı gelsin kediler sevişsin, kış gelsin ağaçlar kesilsin, bahar gelip dereler kirlensin çoğalıp yerleşik düzene geçelim, ufak ufak muhalif guruplar kuralım kabile reisine mızrak atalım.
o zaman eleştiride alırsın dua da alırsın.
bunların hiç biri olmaması dileği ile...
devamını gör...

"biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir."
devamını gör...

telefon numaraları,ilkokuldan beri tanıdığım arkadaşlarımın isimleri,yaşanılan bazı olayların tarihleri ve buna benzer bir sürü gereksiz bilgi hala aklımda.oturup ezberlemedim ama unutmuyorum.plaka kodları çocuk oyuncağı.gurur duyulacak bir özellik olarak görmüyorum.hafızada boşa yer kaplıyorlar.
devamını gör...

tekrar sayılsın, resmen hakkımızı yemişler. ben bu adaletsiz üçüncülüğü kabul etmiyorum.
kesin birinciyiz.
devamını gör...

vida gabor - kardan adamın arkadaşı
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

insanlar istiyorki benim sözümün üstüne söz söylenmesin, benim görüşüm dışında görüş olmasın (bkz: ağanın poki üstüne pok yapmak)
tek laf söylediklerinde hemen etiket cepten çıkıp aktroll diye yaftalanmaya hazır.

arkadaşlar siyasi parti trollüğü öyle bir şey değil.
şey şey konuşmayın, farkliliklara tahammulunuz olsun, savunduğunuz düşünceyi anlatabilin,sadece aktroll diyerek siyasi görüş savunulup paylaşılmaz.
devamını gör...

olsun sen de sempatiksin. allah razı olsun be. en azından yüzüme yüzüme çirkinsin demedi diye şükretmem mi lazım?
devamını gör...

iletişimde önemli bir etkendir. karşıdaki kişiyi dinlediğimizi ve söylediklerine önem verdiğimizi gösterir. bazen ise ne kadar sinirli ve ciddi olduğumuzu göstermek için başvurduğumuz yöntemdir.

biriyle göz teması kurup anlattıklarımla, göz teması kurmadan anlattıklarım aynı olamaz. etkili ve verimli bir iletişim için imkanım varsa mutlaka göz teması kurarım. çünkü gözlerimizin de kendine özel evrensel bir dili var, neden kullanmayalım ki?

“gözlerin konuştuğu dil her yerde aynıdır.”
-g.herbert
devamını gör...

kıyıların tehlikeli yerlerinde, adalarda veya küçük adacıklarda bulunan, kötü hava koşullarında ve karanlıkta deniz taşıtlarına yön belirlemede yardımcı olan, tepelerinde güçlü bir ışık kaynağı bulunan yüksek kuleli yapılardır.
ilk kullanıldıkları zamanlarda tepelerinde bekçileri tarafından yakılan odun ve kömür ateşi ile ışık sağlanmaktaydı. zamanla yağ, petrol gazı, asetilen ve elektrik kullanımına geçildi. otomasyon sistemlerinin ve uydu haberleşme sistemlerinin gelişmesi ile fenerlere duyulan ihtiyaç yavaş yavaş azalmıştır. günümüzde halen çalışanların bir çoğu uzaktan kontrol edilmektedir.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim