kestane, gürgen, palamut altı yaprak
üstü bulut
gel sen burda derdi unut
orman ne güzel ne güzel
devamını gör...

minareden atlarım, bayramınızı kutlarım.
devamını gör...

ben futbol maçlarını takip etmeye pandemi döneminde başladım.
sahada çok erkek var ve pandemi süresince benim için nimet!
kaç yaşında gidiyor bunlar epilasyona, allahım o bacaklar nedir?
bilekleri ince olanlar hafif bronz olan çocuklar, bacaklara dövmeyi döşemiş olanlar... aman allahım! izledikçe izlettiriyor.
türk futbolunda sanırım maç sonunda formayı çıkarmak yasak, hiç denk gelmedim.
bazı hınzırlar atlet giyinmeden çıkıyor allahtan, birbirlerini formalarından çekiştirirken hafiften adonislerini görebiliyoruz!
avrupa maçları çok iyi oluyor, o son düdükten sonra çoğu soyunuyor, ekranı donduruyoruz, selçuksports yayını kesene kadar izliyoruz.
futboldan anlamayı bilmem, erkeklerden anlamaya çalışıyorum.
taylan antalyalı ve uğurcan çakır türk favorilerim, yaş aldıkça yıllanmış şarap gibi olacaklar, inanıyorum.
karim benzema ve di maria yabancı favorilerim. çok güzel gülümsüyor, allahsızlar.
devamını gör...

türkiye’nin komşuları arasında husumetinin olmadığı tek ülke (belki biraz da bulgaristan). aynı zamanda sadece kimlik kartıyla ziyaret edebileceğimiz ve türk lirasının değerli olduğu sayılı güzel ülkelerden biri.

düzeltme: eskidenmiş o. türk parası artık değersizmiş. hassasiyeti için aziz varvara aleyseyevna’ya teşekkürleri bir borç bilirim.
devamını gör...

partnerinizin olması.
devamını gör...

ahmet kaya sormuyorsa pek bir anlamı olmayan soru cümlesi. *

"siz benim neler çektiğimi nereden bileceksiniz?"
devamını gör...

okunur korkusuyla degil , okurum korkusuyla tutamıyorum o günlüğü.
devamını gör...

birkaç sene önce bir tanesine denk geldiğim ve gülsem mi ağlasam mı bilemediğim çeşit.

"güneş pili var mı?" diye sordum, kalem pil getirip "bu mu?" diye sordu.
devamını gör...

geldiğini beğenileriyle belli etmiş olan yazarımızdır. arka bahçesi gönlünce, huzurla dolsun. tekrardan hoşgelmiş..
devamını gör...

madem konu reklamdan açıldı (bkz: kafa sözlük reklam rezaleti) şöyle kült bir reklamımız var efendim.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

daha sonra kendi izinden gidecek nilgün marmara’nın boğaziçi üniversitesi ingiliz dili ve edebiyatı bölümü’den ocak 1985’teki mezuniyet tezi “sylvia plath'ın şairliğinin intiharı bağlamında analizi” everest yayınlarından kitap olarak basılmıştır.

nilgün marmara kendi intihar mektubunda eşine isterse daktiloya çekilmiş şiirlerini yayımlayabileceğini yazmış, şiirleri daktiloya çekilmiş şiirler ismiyle yayımlanmıştır. plath’ın güncelerinin de eşi tarafından bastırıldığını öğrendiğimde nilgün marmaranın bu cümlelerinde yine plath etkisi olduğunu hissettim.

yakın dostu alfred alvarez’in kendisini anlattığı intihar: kan dökücü tanrı kitabı kendisiyle ilgili en geniş bilgilere erişilebilen kaynak olup nilgün marmaranın da tezine kaynaklık etmiştir ve bu kitap plath’ın şu dizeleriyle başlar:

ölmek
bir sanattır her şey gibi
eşsiz bir ustalıkla yapıyorum bu işi
öyle ustaca ki insana korkunç geliyor
öyle ustaca ki gerçeklik duygusu veriyor
bu konuda iddialıyım sanırım

toplamda üç kez intihar girişiminde bulunur. üçüncüde artık bir intihar furyası başlatan şair olmanın fitilini de ateşlemiş olacaktır. en azından ruh haline ilişkin güzel bir değerlendirmeyi barındıran bir yazı linkini de daha yakından tanımak isteyenler için bırakalım:
buradan
devamını gör...

aldığım kitabı ilk ben okurum, okumadığım kitabı okuması için kimseye ödünç vermem. çok okumak isterse seve seve yenisini alır hediye ederim.
alacağım kitabın ciltli seçeneği varsa önce onu alırım, ciltsizini almış olduğum kitabın sonradan ciltli baskısı çıkarsa gider onu da alırım.
her kitaba özel ayraç yapma takıntım vardır, kendi ayraçlarımı kendim yapmayı severim. kitabı okuduktan sonra ait olduğu ayracı içinde bırakarak kaldırırım.
kitabı aldığım gün ve şehri ilk sayfaya, okuyup bitirdiğim tarihi ve şehri son sayfaya not ederim.
ödünç kitap almayı da vermeyi de sevmem ancak kitap hediye etmeyi çok severim.
devamını gör...

benim sana ne gibi bir katkım olabilir ki?.. durdukça ölüme daha çok çekiliyorum sanki...

kadere inanır mısın prenses?..

yaşadığım çevrede böyle birşeye inanmanın asaletimizi zedeleyeceği söylenirdi. dolayısıyla inanmıyorum!.

ben kader olduğunu düşünüyorum. işin garip yanı prenses, senin ölüme an be an yaklaştığını ben de hissediyorum. fakat bir şekilde her seferinde buraya çekilmiş buluyorum bendimi.

hayır bayım. asalet sahibi insanlar bendlerini aşabilirler. siz halktan olduğunuz için....

bu ağır olmadı mı prenses?..
ya da boş verin açıklamanın manası yok... hoşça kalın prenses. artık evinizdesiniz. lakin şunu unutmayın kader kendinde, kendini gerçekleştirmeye her daim büyük bir kudret bulacaktır.

bu kadar mı? sadece bunu söyleyip sessizce uzaklaştı mı? gerçekten çok kabasın prenses.

ölüme yaklaşan ben değilim ve bunu anladığında belki iş işten geçmiş herkes yerini bulmuş olacak. o an gelene kadar kaderin, asalet tanıdığına ikna olması kafi. .


swhh
devamını gör...

dedi 0.5 ucu kırmadan yazamayan eli ayarsız.
devamını gör...

geliyor gelmekte olan.
devamını gör...

radyasyon ile topyekün mücadele misyonunu benimsemiş anneler tarafından, bilgisayarların sağına, soluna, tepesine sokuşturulan sivri bitki.
devamını gör...

''sevilen kadın bütün kadınların en güzeli değil midir?''

vadideki zambak, honore de balzac
devamını gör...

bir de tipsiz yazarlar var.
nerden mi biliyorum...
devamını gör...

cem yılmaz’ın yazıp ömer faruk sorak’ın yönettiği ve komedi yapımları arasında kült mertebesine eriştiğini söyleyebileceğimiz g.o.r.a filminden bir karakterdir. karakter muhittin korkmaz tarafından canlandırılmıştır.

filmin en başından en sonuna kadar zırt pırt ortaya çıkarak gereksiz gerilim veren bızdık en sonunda körün taşı gibi denk getirir kehanetini. en olmayacak yerlerde ortaya çıkarak “ komutan logar, bir cisim yaklaşıyor efendim” diyerek sinirli ve psikopat olan komutan logar’ın sabrını zorlar.

filmin hemen başında komutan logar güzel bir iniş istediğinde gördüğümüz tihulu’ya filmin sonunda montaj kasedini almak için çoluğu ve de çocuğundan medet umarken rast geliriz.

tihulu’nun performansının zirvesine çıktığı an ise sonunda logar’ı delirtip kendisini ekipler amiri yaptığı sahnedir. bu sahnenin montaj olduğu iddia edilse de hepimiz görmüşüzdür montajı. kuna’nın da dahil olduğu rütbe takma seremonisinin ardından içilen şampanya yürekleri serinletmiştir.

gora’yı gök haritasından silmek üzere gelen ve maalesef hiperoptik vasküler dondurucu işe yaramadığı için yok edilmesi için kutsal taşların kullanılması gereken alev topu sahnesinde repliği ile taşı gediğine koymuş olan tihulu’nun canı ceku tarafından bağışlanır.

tihulu unutulmaz bir karakterdir, nerde olduğunu bilmiyoruz artık tihulu’nun ama ona ulaşmak istiyorsanız havalandırmayı bir deneyin.
devamını gör...

kibarsanız zayıf görünmüyorsunuz çevremde, aksine avına yaklaşmak için sürüne sürüne yaklaşan çıta misali karşınızdaki kişiye yürüyorsunuz sanıyorlar. alışmamış bünyede nezaket pek durmuyor.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim